Ben Musab deðilim Hazreti Musab bin Umeyr, Uhud Savaþýndaydý ve sancaðý o taþýyordu. Müþrik ordusundan ibn-i kâmia adýnda biri Peygamberimize (asm) saldýrýrken, Musab bin Umeyr onun karþýsýna çýktý. Bu müþrik, bir kýlýç darbesiyle Musab bin Umeyrin sað kolunu kesti. Musab bunun üzerine sancaðý derhâl sol eline aldý. Musab o esnâda; Muhammed (aleyhisselâm) ancak resûldür. Ondan evvel daha nice peygamberler gelip geçmiþtir meâlindeki Al-i Ýmrân sûresinin 144. âyet-i kerîmesini okuyordu. Ýkinci bir darbe ile sol kolu da kesilince, sancaðý kesik kollarýyla tutup göðsüne bastýrdý ve yine ayný âyet-i kerîmeyi okudu. Bu hâliyle kendini Peygamberimize siper yapan Musab bin Umeyrin üzerine hücum eden ibn-i kâmia, vücûduna bir mýzrak sapladý ve Musab bin Umeyr yere yýkýlýp þehîd oldu. Musab bin Umeyr zýrh giydiði zaman, Peygamberimize benzediði için müþrikler onu þehîd edince Resulullah efendimizi öldürdüklerini zannetmiþlerdi. Hazret-i Musab þehîd olunca; onun sûretinde bir melek, sancaðý aldý. Musabýn þehîd düþtüðünden Resûlullahýn henüz haberi olmamýþtý. Ýleri ey Musab ileri! diye sesleniyordu. Bunun üzerine bayraðý elinde tutan melek, geri dönüp Resûlullah efendimize; Ben Musab deðilim diye cevap verince, Resûlullah sancaðý elinde tutanýn melek olduðunu anladý. Bundan sonra Peygamberimiz sancaðý hazret-i Aliye verdi. Resûlullah (asm), Musab bin Umeyri þehîd olmuþ görünce, baþý ucuna dikilerek Ahzâb sûresinden: Müminlerden öyle yiðitler vardýr ki, onlar Allaha verdikleri sözde sadâkat gösterdiler. Onlardan bâzýlarý þehîd oluncaya kadar çarpýþacaðýna dâir yaptýðý adaðýný yerine getirdi. Kimisi de þehîd olmayý bekliyor. Onlar verdikleri sözü aslâ deðiþtirmediler meâlindeki âyet-i kerîmeyi okudu ve sonra þöyle buyurdu: Allahýn Resûlü de þâhittir ki, siz kýyâmet günü Allahýn huzûrunda þehîd olarak haþrolunacaksýnýz. Daha sonra yanýndakilere dönüp; Bunlarý ziyâret ediniz. Kendilerine selâm veriniz. Allahü teâlâya yemîn ederim ki, kim bunlara bu dünyâda selâm verirse, kýyâmette bu aziz þehîdler kendilerine mukâbil selâm vereceklerdir buyurdu. Musab bin Umeyre kefen olarak bir þey bulunamamýþtý. Mekkenin en zengin iki ailesinden birinin çocuðu olan Musab bin Umeyrin örtünecek kefeni yoktu. Vücûdu kaftaný ile ve ayak tarafý da otlarla örtülmek sûretiyle defnedildi. Musab bin Umeyr (ra) Ruhu için el-Fatiha |